The Daily Life of the Immortal King serisinin 2. Sezonudur.

San Magnolia Cumhuriyeti, komşu Gidian İmparatorluğu’nun Lejyon olarak bilinen insansız hava araçları (Dron) tarafından kuşatılmıştır. Yıllarca süren özenli çalışmalardan sonra, Cumhuriyet sonunda tek taraflı mücadeleyi zayiatsız bir savaşa çevirmek için, ya da en azından hükümetin iddia ettiği buydu, kendi otonom hava araçlarını geliştirdi. Gerçekte ise kansız savaş diye bir şey yoktur. Güçlendirilmiş duvarların ötesinde Seksen Altı cumhuriyet bölgesini koruyan ve ‘varolmayan’ Seksen Altı bölgesi uzanır. Terk edilmiş bu bölgenin genç erkek ve kadınları Seksen Altı olarak damgalanır ve insanlıklarından sıyrılıp savaşta ‘insansız!’ hava araçlarına pilotluk yaparlar. Shinn, savaş alanında genç Seksen Altılıların bir müfrezesinin eylemlerini yönetiyor. Lena ise özel haberleşme denetimcisi. Bu ikisinin şiddetli ve hüzünlü veda hikayesi başlıyor!

Ze Tian Ji serisinin 3. Sezonudur.

Bir diyardan öbür diyara, o tarihteki en yiğit ve yakışıklı şeytani tanrı! Eşsiz güzellikteki adam Xie Yan tikinin ininin üzerinden geçti ve içine düştü. Yaşam gücünün emilmemesi için, o farklı diyarlada gezer, tanrının oğlunu öldürür ve devletler birliği Yang Yi’yi püskürtür… Bu onun nihayetinde nasıl bir şeytani tanrı olduğunun hikayesidir.

Wan Jie Du Zun serisinin devam sezonudur.

Buzul Takvimi’nin 2501. yılında, iblislerin ve orkların hayatta kaldığı asteroitler uçarak, tarihte afet olarak bilinen, falanks üzerindeki tek kıta olan peri kıtasına çarptı. İnsan atası Tianxing, Kehanet Kitabı ile felaketi öngördükten sonra, iki büyük güç, iblisler ve ruhlar, çarpışmaya karşı savaşmak ve dünyanın yok edilmesini önlemek için yedi kutsal eseri arıtmak için tüm ırklara katıldı. Peri Kıtası daha sonra parçalandı ve yedi deniz ve altı bölgeye dönüştü. Felaketten 300 yıldan fazla bir süre sonra, iblisler yavaş yavaş uyandı ve kölelerini Yedi Denize ve Altı Bölgeye kadar genişletti… Şans eseri, iki genç insan Yedi Tanrı İncisi arasında Eşsiz İnci’yi elde etti ve onlara çağırma yeteneği verdi. herbiri. Ve insanlığın kaderi yeniden yazılmak üzere!

Piano dahisi Arima Kousei, çocuk müzisyenler yarışmasını kazandıktan sonra herkes onun adını öğrenmiştir. Fakat; ona en çok destek veren annesinin ölümünden sonra zihinsel ve duygusal bir çöküş yaşayan Kousei, artık kendi piyanosunun sesini bile duyamaz olmuştur. Bu olayın üstünden iki sene geçtikten sonra bile, piyanoya dokunamayan Kousei, bütün yaşamını böyle gideceğini düşünürken tanıştığı bir kız her şeyi değiştirecektir. Başına buyruk bir kemancı olan Miyazono Kaori, Kousei’nin müzik hayatına geri dönmesine yardım eder ve onu alışık olmadığı bir stilin içine sürükleyerek yeni şeyler keşfetmesini sağlar. Hikâyemiz, ikilinin ve arkadaşlarının müzik ile yaşadıkları maceraları konu alıyor. Aynı adlı mangasından uyarlanmıştır.