Raziel 820 yıllık uykusundan uyanmıştır. O, bütün diğer Asilzadelerin koruyucusu ve safkan soylu anlamına gelen Asil özel ünvanına sahiptir. Onu koruma çabasıyla, hizmetkârı Frankenstein, Raizel’in kaydını, sınıf arkadaşları aracılığıyla insanların gündelik ve sıradan adetlerini öğreneceği Ye-Ran Lisesi’ne yaptırır.rnFakat İttihat, amacı dünyayı yönetmek olup dünyanın her yerine eli uzanan güçlü bir gizli örgüt, değiştirilmiş insanlar göndererek gitgide artan şekilde Raizel’e zarar verir ki bu etrafındakileri korumak için kudretli gücünü kuşanmasına yol açar.rn820 yıllık entrikadan sonra, Raizel’in uykusunun arkasındaki sırlar sonunda açığa kavuşur ve onun, Raizel’in, Asil olarak mutlak muhafazası başlar.

“İnsan bir şeyleri feda etmeden hiçbir şey elde edemez, Bir şeyi elde etmek istiyorsan ona eş değerde bir şey sunmalısın, Bu simyanın eşdeğer değiş-tokuş prensibidir.” Elric kardeşler Edward ve Alphonse ölen annelerini diriltmek için simyaya başvururlar. Ama insan ruhu ile değiş-tokuş yapılacak eş değerde bir şey bulunmamaktadır. Deney sırasında büyük kardeş Edward bacağını, küçük kardeş Alphonse ise bedenini kaybeder. Edward elindeki son çareyi kullanıp Al’ın ruhunu bir zırha bağlamayı başarır ama bu esnada da kolunu kaybeder. İki kardeş annelerini diriltmenin imkansız olduğu büyük kayıplardan sonra anlar. Automail sayesinde mekanik uzuvlarına kavuşan Ed, kardeşine olanların kendi suçu olduğuna inanır. Al’ın bedenini geri almak ve simyayı daha da iyi öğrenmek için Elric kardeşler evlerini yakıp bir yolcuğa çıkarlar. Orijinal mangaya daha sadık bir hikâye takip edecek olan bir yeniden yapımdır.

Kayoka 1940 yılında ilkokula başlayan genç bir kızdır. Biraz sulugözdür ve bunu çevresindekilerden saklamaz. Arkadaşlarıyla oynamayı, okul bahçesinde şarkı söylemeyi seviyordur ve üç ağabeyiyle eğleniyordur. Annesi hamile olduğundan kendisi de abla olmak üzeredir ve bunun getireceği sorumluluğun da farkındadır. Bu sırada savaşın zorluğu artıyordur ve doğal olarak vatansever bir şekilde ülkeyi desteklemek gerekmektedir… Kayoko favori oyuncağını patlayıcı yapmaya yardımcı malzemeler yapılması için bağışlar. Zaman geçer, Kayoko büyür ve savaşın çevrelerindeki yaşamları nasıl etkilediğini görür. Hiçbir şey onu 1945’e hazırlayamayacaktır fakat kasvetli zamanlar yaklaşıyordur. Kayoko Ebina’nın İkinci Dünya Savaşı, Showa Dönemindeki gerçek yaşam deneyimlerinden yola çıkılarak yaratılmıştır.

Genç bir keşiş ve iblis bir doktor eşliğinde gizemli bir genç kızın maceraları. Birlikte insanların sorunlarını çözer ve şeytanlarla hayaletlerin neden olduğu hastalıkları tedavi ederler.

Kaguya-sama wa Kokurasetai: Tensai-tachi no Renai Zunousen’nın ikinci sezonudur.

Oyuncunun biri oynadığı oyunun başında uyuyakalır. Uyandığında ise kendini oyunun dünyasında, bir iskelet olarak bulur. Üstüne güçlü zırhlar ve silahlar kuşanmıştır ama korkutucu görünümünden bir türlü kurtulamaz. Arc, bu yeni, fantastik dünyada kendine bir yer bulmalıdır. Sessiz, sakin bir hayata dair umutları, yolunun kesiştiği güzel bir elf savaşçısı yüzünden suya düşer. Böylece Arc’ın olaylarla dolu macera hayatı başlamış olur!

Lin Yue, Hongmeng Kıtasına geçti, ancak yüz bin yıldır aynı günde olmakla suçlandı. Ne kadar uğraşırsa uğraşsın şafaktan sonra düne dönecektir. Yüz bin yılda, Lin Yue tüm bilgileri öğrendi, sayısız tarikat güç merkezinin sırlarını anladı ve yavaş yavaş reenkarnasyon döngüsünden kaçamayacağını kabul etti. Ancak, yüz bin yılın son gününde, Lin Yue Yedi Şeytan Kralın Nişanlısını aldı ve Yüce Yaşlı’nın oğlunun kolunu kesti. Bir felaketten sonra, onun için yeni bir günün açıldığını fark etti…

Hikaye, metro istasyonunda yiğitçe savaşan ve sistem tarafından kutsanmış bir öğrenci olan Jiangbei hakkındadır. Neyse ki, sisteme ev sahipliği yapıyor ve başka bir dünyaya seyahat ediyor. Kültivatörlerle dolu bu farklı dünyada Jiangbei, küçük bir kasabada çöplükten herkesin gözünde dahi bir çocuğa dönüşmüştü. Sisteme güvenerek, Jiangbei iyileştirme yolunu başlatmıştı ve sadece hazineleri oynayarak ve insanları üzerek daha da güçlendi. Bir dizi kaos ve şiir savaşından sonra Jiangbei, buradaki akrabaları için yavaş yavaş duygular geliştirdi.